BURAK BAYDAR

        Mektup 1 :

            1983 yılında Ankara’da doğdum. İlkokul, ortaokul, lise eğitimimi TED Ankara Kolejinde tamamladım. Halen Başkent Üniversitesi Elektrik-Elektronik Mühendisliği bölümünde okumaktayım J Mezun olmama günler kaldı J

             Dalışı çok seviyorum çünkü sualtını çok seviyorum. Çocukluğumda balıkları maske şnorkel ile saatlerce takip eder dudaklarım morarınca annem tarafından zorla çıkartılırdım sudan. Ki artık çabalamıyor bunun için, büyüdüm sanırım J Dalış eğitmeni olmak istedim çünkü içimdeki bu dalış sevgisini diğer insanlara da aşılamak istiyorum. İnsanların çevreye duyarlı olmalarını ve hayatlarını, belki de alışkanlıklarını baştan aşağı değiştirebilecek bu farklı Dünya ile tanışmalarını istiyorum. Kendi dalış becerilerimi geliştirmenin bir yolu da eğitmen olmak tabi ki J

             Aqua Club’da dalış eğitmeni olmak istedim çünkü dalışa Aqua Club ile başladım. Dalış eğitmeni olma aşamasında Teorik, Ders Anlatımı, Sığ Su ve Açık Deniz ortamı eğitimlerinden geçtim. Eğitmenlik kursumu sevgili hocam Asutay Akbayır verdi. Eğitimlerimiz gerçekten yoğundu. 30 gün boyunca her gün saatlerce çalıştık ve garip bir şekilde eğlenceli geldi bana bu çalışmalar. Olduğumuz 54 sayfalık sınavı bu eğlencenin dışında tutuyorum tabi ki J

             Eğitmen olduğum an bir şeylerin temelinin atıldığını hissettim. Bu temelin üzerine inşa etmem gerekenin, o dakikaya kadar yaptığımdan daha fazla olması düşüncesi beni heyecanlandırdı açıkçası. Öğrenmenin sınırı yok. Dalışla ilgili Aqua Club bünyesi altında ilerleyebildiğim kadar ilerlemek, başarabildiğim son noktaya kadar ulaşmak istiyorum. Fakat söylediğim gibi... Bunun bir sınırı yok…

             Aqua Club Dalgıç Okulunu tercih etmemin başlıca sebebinin annem olduğunu söyleyebilirim. Annem benden önce dalmaya başladı ve tercihi Aqua Club idi. Maske ve şnorkel kullanarak su altı Dünyasına aşık olduktan sonra Dalgıç Okulu araştırmaya başlamıştı ve bir gün “Ben dalış kursuna kayıt oldum” diye geldi karşıma… Şaşırmış ve heyecanlanmıştım. Yıllardır aklımda olan dalgıç olma düşüncesini sevgili annem benden önce uygulamaya koymuştu.

             Bir yandan da meraklanmıştım tabi ki. Kiminle dalacak? Nerede dalacak? Oturdum araştırdım internette ve gerçekten etkilenmiştim Aqua Club web sitesinden. Yıllardır devamlı olarak düzenlenmiş yurt içi, yurt dışı turlar, bu turlardan hazırlanmış fotoğraf albümleri ve bu albümlerdeki gülen yüzler rahatlamamı sağlamıştı. Dalış turları öncesi annemi otobüse bırakırken bu yüzlerin sadece fotoğraflarda gülmediğini gördüm. Çok sıcak karşılamıştı herkes dalgıç olmayan beni de. Ben de fazla zaman kaybetmeden kayıt oldum kursa.

             Aqua Club eğitmen kadrosunda yer almaktan dolayı gerçekten çok mutlu ve gururluyum. Disiplinli, birbirine bağlı ve gerçekten çok güçlü bir takım olduğumuzu düşünüyorum. Bu “takım” ruhu zaman zaman zor sayılabilecek görevleri üstlenmemizi ve bunları başarmamızı sağlıyor bence. Serbest dalış Dünya rekortmenlerinin de güvenlik dalgıçları olarak bizleri tercih etmesi bu düşüncemi güçlendiriyor. Ben dalışla ilgili öğrendiğim her şeyi Aqua Club Dalgıç Okulu bünyesinde öğrendim. Bu yüzdendir ki okuluma çok büyük bir bağlılık hissetmekteyim. Dalmayı öğrendiğim okulda eğitmen olarak görev almak gerçekten gurur ve heyecan verici. Dalışla ilgili profesyonel amaçları olan kişilere aramıza katılmalarını öneriyorum.

             Aqua Club bünyesinde görev alan sevgili Bülent Hocamın “Su altı bröve dinlemez önemli olan tecrübedir” cümlesini duyduğumda etkilenmiş ve üzerinde düşünmeye başlamıştım bu cümlenin. Sevgili Hocam Asutay Akbayır ile olan ilişkilerimde çoğu zaman aklıma gelmiştir bu cümle.

             Çok soru soran bir insanım ve bu sorulara doyurucu cevaplar almak isterim her zaman. Soruları yönelttiğim insan da genelde Asutay Hocam olurJ  Her zaman da istediğim cevabı almışımdır ve bilgilenmişimdir verdiği cevaplarla. Buna sadece Eğitmenlik veya Kurs Direktörlüğü brövesinin neden olmadığını anlayabiliyorum artık. Çocuk sayılabilecek yaşta askeri disiplinde dalmayı öğrenip 1996 yılından beri bu işi profesyonel olarak yapmak insana gerçekten hayal bile edilemeyecek bir tecrübe katar. Ve bu tecrübelerini bizlerle paylaştığı için çok teşekkür ediyorum kendisine. Zaman zaman bizleri eleştirdiği de olur tabi Asutay Hocamızın. Eleştiriler bazen tatlı sert de olsa bunun çok doğal olduğunu düşünüyorum. Binlerce insanın hayati sorumluluğunu almış, yüzlerce dalış turu organize etmiş olan hocamızın bizim göremediğimiz veya önem vermediğimiz durumları fark etmesi ve bunun sonucunda bizi uyarması, yadırganacak değil, saygı duyulması gereken bir davranıştır.

             Dalış “ciddi” bir eğlencedir. Eğitmen kadromuzdaki bu ciddiyetin ve hiyerarşik yapının arada bir eleştirildiğini duyuyorum. Bence bu durum eleştirilmemeli hatta takdir edilmelidir. Çünkü yapılan iş bir yerde hayat koruma ve kollamadır. Ciddiyet ve disiplin olmadan bu işin layıkıyla yerine getirebilineceğine inanmıyorum.

    Mektup 2 :

            Dalışa başladığım ilk günleri düşünüyorum bazen. Çok geç kalmışım :)) Hepinizi teker teker tanıdığım "ilk" günleri hatırlıyorum. İlk anda görüp gerçekten ısındığım tüm bu insanlar başından itibaren veya sonraki zamanlarda takım arkadaşlarım... oldular. Aramızda okadar değişik bir bağ oluştu ki... Gerçekten tanımlayamıyorum :) Bukadar ciddi, disiplinli ve eğlence anlayışı bukadar gelişmiş bir takım daha olamaz yaratılamaz bence :) Hepinizi seviyorum :)